18 Kasım 2011 Cuma

Kaç yaşında olursan ol, hayallerinin peşinden gitmeyi bırakma!



Yaşlı yunus tatlılıkla sordu:”Adın ne?”

“Ben yunus Daniel Alexander.”
“Peki, okyanusun ortasında yalnız başına ne yapıyorsun Yunus Daniel?”
“Hayalimin peşinden gidiyorum.”
Yaşlı yunusun ifadesi değişti.”Mükemmel dalgayı arayan yunus sen misin?” diye sordu.
Yunus Daniel kulaklarına inanamadı.”Bunu nasıl bildin?”
“İkimizde yaşamak uyumak ve avlanmaktan fazlası olduğunu nasıl biliyorsak öyle,” dedi yaşlı yunus ve sesi çatallaştı.
“Neden ağlıyorsun?” diye sordu Daniel, şaşırmıştı.
Yaşlı yunus, Daniel’e baktı. “Ağlıyorum, çümkü hiç olmadığım kadar mutluyum. Bunca yıl sonra nihayet hayalimin farkına vardım.”
“Ne demek istiyorsun?” diye sordu Daniel anlamayarak.
“Bir zamanlar senin kadar genç ve güçlüydüm. Uzun zaman önce bende senin gibi hayalperesttim, aklımda yaşamla ilgili uykularımı kaçıran sorular vardı.”
“Ne oldu peki?”
“Hayal kurmayı bıraktım. Yüreğimi dinlemek yerine sürünün kurallarına uydum. Ve kendimi yaşlı hissetmeye başladım. Yaşlandıkça bilgileşiriz. Derken, başarabileceğimden emin olmasam da hayalimin peşinden gitme zamanımın geldiğini anladığım gün geldi. Çok zaman kaybetmiştim ve kendimi yorgun hissediyordum. Ama aynı zamanda artık sürüyle kalamayacağımı da biliyordum. Bu nedenle, ne olursa olsun hayalimin peşinden gitmeye karar verdim” dedi yaşlı yunus. Ve devam etti ”Yolculuğuma yıllar önce başladım ve yüreğine güvenmeye ne kadar genç yaşta başlarsan, hayalinin peşinden gitmenin de o kadar kolay olduğunu fark ettim” diye ekledi. “Bir süre önce ise” diye devam etti yaşlı yunus,” her zamanınkinden karmaşık düşüncelerimle, bu kadar geç bir yaşta hayalinin peşinden gitme fikrinin yanlış olduğunu, sürümle kalıp ölümü beklemenin benim için daha iyi olacağını düşünerek okyanus boyunca yolculuk ediyordum.” Yaşlı yunus gözlerini gökyüzüne dikti.
“Vazgeçip geri dönmek üzereyken bir ses duydum.” Daniel’e döndü.”Sanırım sen de onu duymuşsundur.”
“Evet” dedi Daniel. Hayatında bir kez olsun sırrını onunla dalga geçmeyecek briyle paylaşabildiği için mutluydu.” Denizin sesi…”
“Evet “ diye haykırdı yaşlı yunus, sevinçten yerinde duramıyordu.”Kaç yaşında olursan ol, hayallerinin peşinden gitmenin, onları hiç takip etmemekten daha iyi olduğunu söyledi bana. Artık huzur içinde gidebilirim” dedi ve çevresini sihirli bir parlaklık sardı.
“Hayalinin ne olduğunu bana söylemedin,” dedi Daniel.
Yaşlı yunus Daniel’e baktı.”Benim hayalim, bana bir zamanlar hayalperest olduğumu hatırlatacak genç bir yunusla karşılaşmaktı. Ve ona şartlar nasıl olursa olsun yaşamdaki şansının elinden kayıp gitmesine izin vermemesini söylemek, ona hayalinin peşinden gitmesi için yardım etmekti. Batıdan geliyorum, sana yaşamanın asıl amacını gösterecek olan mükemmel dalgada sörf yapmanı sağlayacak suların kabarışını gördüm”dedi.
Yaşlı yunus döndü ve Daniel onun gözlerini gördü. Gökyüzündeki yıldızlar gibi parlıyorlardı.
“Kabaran dalga kocaman değil,” dedi yaşlı yunus,” ama senin için özel olacak….”
YUNUS Bir Hayalperestin Öyküsü
Sergio F.Bambaren

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder