Bu ses kelimenin tam
anlamıyla mahalleyi uyandırmaya yeter de artar bile. Oysa oğlumu sadece kımıldatabiliyor. Sağından soluna dönüp kaldığı yerden uyumaya devam ediyor.
Sonra belli aralıklarla çalmaya devam ediyor. Ses, her seferinde tepesine
inmeye çalışan el hareketinden kıl payı kurtuluyor ve sonra erteleme süresi
geçince tekrar başlıyor avaz avaz kaldığı yerden devam ediyor. Oğlumun bedeni
kalkmıyor, kımıldamıyor bile. Normal bir telefon sesi duyuluyor neden sonra.
Ağız içinde yuvarlayarak yapılan bir konuşma ve takribi on dakika içinde kapıda
beliriveren aşkım, balım, hayatımın özü oğlum; gülerek “ Günaydın anne” diyor.
Ve gidiyor…
Ben bu süreci korku
filmi izler gibi izliyorum, ya da karmaşık bir M.Knight Shyamalan filminde
gibiyim... İlk başlarda giremiyorum içine bir türlü bu sürecin. Sonra bu
karmaşık hali anlamaya başlıyorum yavaş yavaş. Zihnini, çalar saati ile
uyarmaya ve gelen telefon ile de tam uyandırmaya programlamış oğlum. Hâlbuki bu
çalar saatten komple kurtulmak mümkün. Nasıl mı? Zihinsel saatinizi kurarak
tabii ki…
Fark ettim ki ben bir
hafızaya sahibim. Ancak bu hafızamda sadece mevcut kayıtlı bilgiler var ve
lazım oldukça bir yerlerden koşup gelip başköşeye kuruluveriyor bu bilgiler.
Aradım, taradım bunların arasında sabah uyanmalarım ile ilgili belli bir kalıp-
daha doğrusu bana ait bir kalıp- bulamadım. Sık olarak şu bilgilere rastladım; “Akşam geç yatma sakın
sabah erken uyanamazsın, yorgun kalkarsın”; “ Çok kafein alma derin uykuya
geçemezsin”; “ Ilık duş yap rahat uyursun”; “ Ilık süt iç hafif egzersiz yap
yorulursan daha çabuk uyursun”; “Gaz yapacak şeyler yeme uykun kaçar” ve daha
niceleri. Fakat bir tane bile “iyi kalkmayı dile, dinlenmiş olmayı seç, enerjik
olmayı seç “ gibi kalıplar yoktu. Beynim ne varsa almış, biriktirmiş,
depolamıştı. Ancak hiçbir ayırım yapmadan almıştı bu bilgileri. “Bu yararlı
değil dememişti;” Yararlı olmalı çünkü öyle diyorlar, yazıyorlar, söylüyorlar,
okuyorlar” demişti. Ben de mevcut kapasitemi kullandığım zamanlarda uyku sorunu
ve uyanma sorunu yaşamaktaydım. Bu yüzden temizlik yaptım ve hafızamı elden
geçirdim. Artık o hafızanın tamamı bana ait. Uyanmak için de hiçbir çalar saate
gerek duymuyorum. Ne mi yapıyorum? Uykuya geçerken niyetimi seçiyorum ve
söylüyorum.
Evet, uykuya dalmadan
önce kendinize bir niyet seçebilirsiniz. Ertesi sabah dinlenmiş, zinde, enerji
dolu ve tam vaktinde kalkmaya niyet edip öyle uykuya geçebilirsiniz. Belli bir
zaman sonra bunun gerçekleştiğini göreceksiniz. Çok emin konuşuyorum çünkü
denedim. Oldu…
Bir an önce uygulayın
derim, eyleme geçin; rahatlatan, dinlenmiş ve enerjik kalkacağınız bir uykuyu
seçin. Bunu yapabilecek potansiyel gücünüz içinizde mevcut. Kendinizi hep
enerjik uyanmış, diri düşünün. Düşünün ki gerçekleşsin…
Küçük bir uyarı:
Bunları oğlumla paylaştım, ilgiyle dinledi ve “ Tamam anne, yarın sabah beni
sen uyandırsana” dedi. Kendinizi güvende hissetmek istediğiniz anlarda ve
sorunlarınızı çözmek için girişimde bulunmaya karar verdiğiniz anlarda; bir
çapa atmaya çalışıyorsanız eğer doğru olana doğru; bu çapayı önce kendinize
doğru atın…
Enerjik ve diri kalın,
sevgiyle
Sy
Zihinde biriken geçersiz kalıpları değiştirebilmenin yolu bizden geçiyor..Ne güzel ifade etmişsiniz.Teşekkürler...
YanıtlaSilSevgiler
Sulhan