19 Temmuz 2012 Perşembe

Kişi kendi bilir bana kalırsa...


Her şey yolunda giderken mutlulukla el ele cıvıldarken ne oldu şimdi? Aniden bir kara bulut gerekli miydi sanki?  İnsanın hevesinin kursağında kalması hem sıkıcı hem üzücü değil mi? Öyle mi gerçekten? Her şey her zaman aynı ivmede mi seyretmeli? Hep çıkışta kalmak mümkün mü?

Kim bilir belki de mümkün. Belki de doğru olan iniş ve çıkışları yaşamak. Her şeyi deneyimlemek ve tekrarlandığında hazırlıklı olmak.  Belki de gelen işaretleri, uyarıları okuyabilmek adına gerekli olan inişler bunlar. Kim bilir? Kişi kendi bilir bana kalırsa…

Belki de her şeyin yanıtı yok. Yanıt sandığımız şey yanıt değil belki de. Çözüm aradığımız yer, doğru yer değil belki de. Belki yanıt tek değil, kişiden kişiye değişken. Belki de yanıtı aramak boşuna, çoktan içimizde bir yerlerde cevaplanmaya başladı bile bazı şeyler. Yanıtın kimden geldiği, ne olduğu, kime veya nereye ait olduğundan ziyade önemli olan, o yanıtları bir araya toplayıp içinden birine madalyayı takmak belki de. Belki de en gereksiz gibi duranı alıp onunla ilerlemek ve gerekli olana ulaşmak…

Yaklaşık bir haftadır içime dönük duruyorum. Öyle bakıyorum kendime. Sizi bilmem ancak bu bana bu aralar sık oluyor. Hem buradayım, hem değilim. Hem seyirciyim, hem oyuncu. Kah izliyorum, kah alkışlıyorum. Oluyorum, oluşturuyorum. Ekliyorum, çıkartıyorum. Parlatıp cilalayıp farklı bir yere kaldırıyorum. Her türlü kendime bakıyorum, her açıdan. Gerekiyor arada bir. Arabaya bakım yapmak gibi, gümüşleri parlatmak gibi, çiçekleri sulamak gibi, bahçedeki otları ayıklamak gibi görüyorum ben bu an’larımı. Kalabalıklar içinde sessizliği yaşamanın keyfini çıkartıyorum. Özene bezene, alına salına bakıyorum kendime. Dönüp dolaşıp tekrar bakıyorum. Elimde değil alabildiğine genişleyen bir dünyadayım. Bakıyorum bende o dünyaya geniş perspektiften, elimden geldiğince… 

Yolculuk böyle bir şey işte, dolaş dur. Bu süreci tamamladığımda- her seferinde- gerçekleştiğimi hissediyorum. Aradığım kelime, tanım bu olmayabilir, bilemiyorum. Kim bilir ki? Kişi kendi bilir, sadece kendin bilirsin kendini…

Aslında bütün bir anlatım süresince dikkat ettiğim bir nokta varmış, şu an fark ettim. Gördüm ki hep yanıtını bildiğim sorular etrafında dönüp dolaşmaktayım. Ne kadar ötelesem de yanıt bir şekilde geliyor. Yapmam gereken tek şey gelmesine izin vermek… 

Hürmet ederek ve özgür irademe bırakarak bulduğum yanıtları seviyorum…

Sevgiyle kalın,

Sy

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder